Dinamik Müzik Seçimiyle Satış Gücünü Arttır

Dinamik Müzik Seçimiyle Satış Gücünü Arttır

Bir mağazaya giriyorsunuz. Işıklar tatlı, raflar düzenli, ürünler göz alıcı. Ama fonda çalan o müzik yok mu… Tam bir hayal kırıklığı da olabilir, alışverişi bir tık daha keyifli hale getiren sihirli dokunuş da. Müzik bir süs değil, perakende sahnesinin görünmeyen rejisörü gibi. Ve bunu yönetenin kim olduğuna dikkat etmek gerekiyor. İşte burada Not FM devreye giriyor. Çünkü Not FM diyor ki Markanın Sesini Aç.

Yapılan araştırmalar, mağaza içi müziğin satış davranışı üzerinde doğrudan etkisi olduğunu net biçimde ortaya koyuyor. Northwestern Üniversitesi’nin 2021’de yayınladığı çalışmaya göre, mağaza içi düşük tempolu müzik, müşterilerin daha uzun süre mağazada kalmasını sağlıyor. Bu da sepetin doluluğunu artırıyor. Aynı çalışmada yüksek tempolu, agresif ritimli müziklerin ise insanları daha hızlı alışverişe yönelttiği tespit edilmiş. Yani hedefin ne olduğuna göre Spotify değil, strateji konuşmak gerekiyor.

İşte bu nokta kritik. Çünkü bu playlisti hazırlayan kişi akrabaya torpil geçen bir mağaza müdürü değil de, müziği veriye göre kurgulayan profesyonel bir ekip olmalı. Not FM bunu sağlıyor. Hedef kitleyi, mağazanın segmentini, hava durumunu, hatta saat dilimini hesaba katıp doğru sesleri sıralıyor. Örneğin çocuk ürünleri satan bir yerde klasik caz listesi pek işlemiyor. Aynı şekilde genç kitleye hitap eden bir mağazada bol yaylılı romantik Fransız şansonları da satışları pek coşturmuyor. İş akışına uyan, müşteride doğru ruh halini tetikleyen tempolu dizilimler lazım.

Satın alma kararları çoğunlukla mantıktan çok duyguya yaslanır. Yani müzik, müşterinin ruhunu okşarsa ürün de sepete girer. Harvard Business Review’un pazarlama psikolojisi analizine göre, duyusal pazarlama teknikleri doğru uygulandığında marka algısını yüzde 30’a varan oranda güçlendirebiliyor. Ve burada müzik, duyuların kaptanı görevini üstleniyor. Kaldı ki mağaza sadece ziyaret edilen bir yer değil, hissedilen bir deneyim artık. Dört duvar değil dört duyu çalışmalı, beşincisi de hafızaya yerleşmeli.

Günün sonunda mesele playlist değil playlistin ne dediği. Kimi zaman müşteriyi yavaşlatmak, bazen hızlandırmak, bazen de ürünle duygusal bağ kurdurmak gerekiyor. Her şubede aynı ses tonuyla konuşan, merkezi bir müzikal dil kurmak için Not FM gibi bir ses ortağı şart. Rakamlar da bunu söylüyor, deneyim de. O yüzden mağazada sadece raf değil ruh da dizayn edilmeli. Ve ses, bu işin en güçlü malzemesi. Kulaklara hitap etmek, satışa uzanan ilk adım. Hele ki o ses markanızın sesi olursa, işte o zaman gerçekten sahnedesiniz.

No Comments

Sorry, the comment form is closed at this time.